No PASARAN! Londra’da Faşizme Geçit Verilmedi!
İngiliz Polisinin zaten Irkçı niteliği açıkça bilinmektedir. Özellikle göçmenlere karşı polis şiddeti ve ırkçı uygulamaları sık sık haberlerde yer bulmaktadır. Bugün ise Irkçı Polis teşkilatı kendi sokak ‘gücünü’ tüm çabasıyla korumaya çalıştı. Ancak örgütlenen karşı eylem bu çabayı boşa çıkararak çeşitli milliyetlerden halkın bir arada faşizme karşı nasıl bir yumruk olarak durduğunu muazzam bir şekilde gösterdi.
EDL esasen bu yürüyüşü geçtiğimiz 18 Ağustos günü yapmayı planlamış, ancak son anda bu tarih 1 Eylül olarak değiştirmişti. EDL’in bu yürüyüşüne karşı ‘Faşizme Karşı Birleş’ inisiyatifi ve ‘Walthamforest Biziz’ grubu bir eylem örgütlemeye başlayarak birçok yerel göçmen inanç ve toplum kurumlarının da yer aldığı bir çalışma başlatıldı. Bu çalışmanın sonucu bugün meyvesini 5 bin anti-faşisti sokaklara dökerek aldı. Diğer yandan faşist politikaları ve Irkçı propagandalarıyla bir örgütleme yapmaya çalışan EDL yaklaşık 2 bin üyesini beklediğini açıklamış olmasına rağmen 200 kişilik bir grubu ancak toplayabilmiştir.
Saat sabah 11 sularında Walthamstow Pazarının girişindeki ilçe meydanında toplanan göstericiler konuşmacıların ‘ırkçılığa ve faşizme geçit vermeyeceğiz, burada istenmeyen onlar’ konuşmalarını dinledikten sonra toplantı yerinden hareket ederek Walthamstow ilçesinin en yoğun caddesinde yürüyüşe geçtiler. Polisin hesapları ve planı önce göstericileri yürütmek ve peşinden kesişen Dörtyol ağzından faşistleri yürütmekti. Ancak bu plan ve çabaları nafileydi. Bell Corner olarak bilinen Dörtyol ağzına gelindiğinde göstericiler oturma eylemi yaparak yolu kapattı ve caddeyi işgal etti. Burada 5 bine yakın gösterici ‘NO PASARAN’ sloganlarıyla faşist EDL’e geçit vermeyeceğini haykırırken ‘Sokaklar bizim, Faşist EDL sokaklarımızdan defol’ sloganlarını hep bir ağızdan haykırdı. Polis ve çevik kuvvet yine İngiliz polisinin meşhur yöntemi olan ‘kettle’ yani göstericileri kordona alarak tüm giriş çıkışları kontrol altında tutmaya çalıştı. Aynı zamanda güzergah üzerindeki esnafın kepenk indirdiği de gözlemlendi. Göstericilerin oturma eylemi sırasında, EDL’de dörtyola ulaştı. Buradan geçit vermeyeceğini haykıran göstericiler, oturma eylemini sürdürerek EDL’in ana yürüyüşünü engellemeyi başardı. Zaten sayıca çok az olan EDL ise doğru düzgün slogan dahi atamadan çevik kuvvet ve özel isyan polisleri tarafından yoğun bir güvenlik altında arka sokaklardan götürülerek belediye binası önünde korunan bölgeye götürdü. Oturma eylemi yapan göstericiler elde ettikleri başarının ardından, EDL’in bitiş noktasında yapmayı planladığı mitinge de izin vermeyeceğini söyleyerek çemberi yardı ve farklı sokaklardan belediye binası önüne gelindi. Polisler burada da göstericileri bölerek kontrol altında tutmaya çalışmış olsa da, aynen faşist EDL gibi başarısız oldu ve EDL tüm ses sistemini toplamak zorunda kaldı. EDL’in liderleri Tommy Robinson ve Kev Carrol’un yapacağı konuşma da engellendi ve EDL yöneticileri arasında da münakaşa olduğu bildirildi.
Özellikle gençliğin yoğun bir şekilde katıldığı gözlenen eylem, Polisin EDL’in mitinginin iptal edildiğini açıklamasıyla faşistlere karşı bir zafer olarak coşkuyla sonuçlandı.
Özellikle 2008 krizinden sonra ciddi şekilde boyutlanan ve daha açıktan yapılan ırkçılık artık göçmenlerin en yoğun yaşadığı yerlere dahi girme cüretini göstermektedir. Ancak, biliyoruz ki faşistler bu cüreti kitlelerden değil devletten almaktadır. Faşizme bu cüreti veren İngiliz halkı değil, devletidir!
Eyleme Partizan ve YDG ` de katıldı.
Bugünde gördüğümüz gibi halk din, dil, ırk, cinsiyet ayrımı olmadan kol kola, omuz omuza ‘No Pasaran’ şiarıyla sokaklara çıktığında, faşizme geçit verilmez!
